78 yaşındaki Koçali Al, 1968 yılında öğrenci olarak geldiği İzmir’de sıfırdan nakliye şirketi kurdu. Şirketini ülkenin her yerine yayan Al, inşaat, tarım, hayvancılık sektörlerinde de faaliyet gösterdi. 78 yaşında olmasına rağmen Al, son olarak istihdam sağlamak ve İzmir’e olan borcunu ödemek için 100 milyon liralık yatırımla Alion Hotel’i faaliyete geçirdi.

Kendisini İzmir sevdalısı olarak tanıtan kentin önemli iş insanlarından Koçali Al ile geçtiğimiz aylarda açılışını yaptığı ve 100 milyon liralık yatırımla hayat geçirdiği Alion Hotel’de buluştuk. 78 yaşında olmasına rağmen yüksek enerjisiyle ön plana çıkan Koçali Al ile ilk olarak hoteli değerlendirdik. Al, “İzmir’de turizm ne yazık ki geri. Biz de 40 odalı olan ve günümüz modern otel anlayışında tüm ihtiyaçları karşılayan Alion Hotel’i Konak merkezde kendi arsamız üzerinde hayata geçirdik. 78 yaşında bir adam olarak bu oteli açma sebebim, İzmir’e olan borcumu ödemek… Çünkü İzmir beni yokluktan alıp bu noktaya getirdi” sözlerini kullandı.
Nakliyeciliğe bir anda karar verdi
Konuşmamızda İzmir’e hep özel parantez açan Al’a İzmir’e gelişini ve ticari hayatında yükseliş serüvenini sordum. 57 yıl geriye giden Al, hikayesini şu sözlerle anlattı: “Şanlıurfa Siverek’ten 1968 yılında İzmir’e iktisat okumak için geldim. Okulu bitiremedim ve Fransızca bölümünü kazandım. Orayı da bitiremedim… Çünkü aklımda hep ticaret vardı. Sokakta salatalık, tatlı, limonata sattım. Bir tanıdığımızın çay ocağını devredeceğini öğrenince orayı devraldım. Sadece semaver vardı. Çay ocağına Siverek’teki akrabalarımdan o dönemin nostalji kürsülerinden istemiştim. Siverek’ten İzmir’deki bir fabrikaya gelen ürünlerle beraber göndermelerini istedim. Ürünler gelince almaya gittiğimde 63 plakalı 7-8 nakliye aracının olduğunu gördüm. Bu araçların şoförlerine sorduğumda çok az iş yaptıklarını öğrendim ve o anda yeni işimi kurmaya karar verdim ve Güneydoğu Koçali Al Nakliye şirketini kurdum.”
Müdürlük teklifini reddettim
Özellikle o dönem için üniversite okumanın her alanda büyük artısı varken kendisini bu denli iş hayatına sürükleyen şeyin ne olduğunu sorduğumda Al, “Başkasının yanında 1 gün dahi çalışmadım. Çünkü böyle bir hayat istemiyordum. Hep tüccar olma hedefim vardı. Okurken belediyeden müdürlük teklifi geldi anında reddettim” dedi.

Bir dönem inşaat işi de yaptı…
Tekrar iş hayatına geri döndüğümüzde Al, nakliye şirketini ilk kurduğunda hamallık yaptığını alın teriyle şirketi büyüttüğünü söyledi. İlerleyen süreçte şirketi Türkiye’nin her yerine taşıdığını ve kamunun her kurumuna iş yaptığını ifade eden Al, Çekiç Güç Harekatı sırasında bombaların altında Irak’ta nakliye faaliyeti gerçekleştirdiğini ve Baba Bush’tan madalya aldığını ifade etti. Nak Kargo’yu da kuran ve oğluna devreden Al, 1990’lı yıllarda inşaat işi de yaptığını sözlerine ekledi.
Benim Kabem insan
Nakliye, inşaat derken Koçali Al, 90’ların sonunda Kemalpaşa ve Turgutlu’da satın aldığı 400 dönüme yakın bir tarlada tarıma başlıyor. Şeftali ve üzümün yanı sıra hayvan yemi üretiminde kullanılacak bitkileri yetiştiren Al, 6 yıl önce de hayvancılık işine giriyor. Nakliyecilikten tarıma ve hayvancılığa neden geçtiğini sorduğumda Al, “Benim kabem insan” yanıtını verdi. Al, “Çok zengin olayım diye bir çabam yok, çok fazla kişiye istihdam sağlayayım diye amacım var… Hem istihdam hem de ükemize tarım ve hayvancılık anlamında katkı vermek istedim. 400 büyükbaş hayvanımız var. Bunun yanında yıllık 1000 ton yem ve kendi sucuğumuzu üretiyoruz” diye konuştu.
Ticaretin yarısı cesaret
78 yaşındaki Al bundan sonrası için hedefinin yine istihdam için yatırım yapmak olacağını vurguladı. Her girdiği işte başarıya ulaşmış birisi olarak başarıya giden yolun tarifini vermesini istediğimiz Al, “Önce kendine güveneceksin sonra hedef belirleyeceksin. En önemlisi cesur olacaksın, risk alacaksın. Çünkü ticaretin yarısı cesaret” dedi.

